Doğum Kontrol

Tüplerin bağlanması (Tüp Ligasyon)

Bir kadında hamilelik oluşabilmesi için erkekten gelen sperm ile kadından gelen yumurtanın fallop tüplerinde biraraya gelmesi ve sperminyumurtayı döllemesi gerekir. Herhangi bir nedenle (enfeksiyon, ameliyat) tüplerde meydana gelen hasarlanma ve tıkanıklık kısırlığa neden olur. Benzer şekilde tüplerin geçirgenliğinin bilinçli olarak engellenmesi ise bir doğum kontrol yöntemidir ve cerrahi sterilizasyon olarak adlandırılır. Bu şekilde sperm yumurtaya ulaşamaz ve onu dölleyemez.

Tüp ligasyonu ya da tüplerin bağlanması kalıcı doğum kontrol yöntemlerinden olarak kabul edilir. Daha sonra çocuk isteği ortaya çıkrsa tüplerin yeniden açılması her zaman mümkün olmaya bilir. Tüp ligasyonuna karar verirken bu durumun mutlaka göz önüne alınması gereklidir.

Kimler için uygundur?

Takvim yöntemi ile korunma (Ritim metodu)

Tüm hesaplamalar yapılırken adet kanamasının başladığı gün esas alınır. Kanamanın bittiği günün hiçbir önemi yoktur.

Dünya sağlık örgütü takvim yöntemini kadının adet dönemi süresince gebe kalma olasılığının yüksek olduğu günleri belirleme ve bu günlerde ilişkiden kaçınarak gebeliğin önlenmesidir.

Modern yöntemlerin yaygınlaşmasından önce çiftlerin %25'i bu yöntemi tercih ederken günümüzde bu oran % 5'e kadar düşmüştür.

Etki mekanizması nasıldır ?
Bu yöntem kadının hormonal dengesindeki değişikliklere bağlı olarak ortaya çıkan vücut ısısı artışı, akıntı miktar ve şeklindeki artış, yumurtlama esnasında kadının ağrı duyması, adet düzeni belirli bir süre izlendikten sonra yumurtlama gününün tahmin edilmesi ile spermin dölleme yeteneğini koruma süresi de göz önüne alınarak cinsel ilişkiye ara vermek ya da ek bir korunma yöntemi uygulamak şeklindedir.

Hormonlu rahim içi araç

Şu anda yaygın olarak kullanılan T şeklindeki bakırlı rahim içi araçların iki önemli yan etkisi adet kanamasının %50 oranında artması ve kasık ağrısıdır. Bu iki yan etkiden bir tanesi veya her ikisinin birlikte görülmesine bağlı olarak kadınların %20’si aracı tekrar çıkarmak zorunda kalmaktadır.

Norplant (Deri içi implant yoluyla korunma)

İnsanlar yüzlerce yıldır, uzun etkili, güvenli, yan etkisi az, istenildiği anda bırakılabilen ve bırakıldığında doğurganlığın hemen geri döndüğü yöntemlerin hayalini kurdular. Bu konuda yapılan çalışmalar sonuçlandığında tüm kadın doğum çevrelerinde bir heyacan yaşandı. Yeni yöntemin adı norplanttı. Küçük bir cerrahi girişimle önkol içinde cilt altına yerleştirilen 6 adet kibrit çöpü şeklinde materyalden oluşan Norplant 5 yıl boyunca koruma sağlıyordu. Bu implantlar yavaş ancak sürekli olarak progesteron hormonu salgılayarak gebeliğe engel olurlar. Gerçekten de norplant konu ile ilgilenen pekçok kişinin heyecanlanmasına ve sevinmesine neden oldu. Fakat kullanım biraz yaygınlaşınca işin gerçekte tahmin edildiği gibi olmadığı ortaya çıktı. Uzun etkili olması, geri dönüşümleri gibi avantajları olan norplantın çok yüksek oranda adet düzensizliğine neden olduğu saptandı.

Kadın prezervatifi

Erkeklerin kullandığı kondom (prezervatif) yanında, Amerika ve Avrupa'da birkaç yıldan beri kullanıma sunulmuş olan kadın prezervatifi artık yavaş yavaş Türkiye'de de yaygınlaşmaya başladı.

Erkek prezervatifi 100 yıllardan beri biliniyor ve lateks adı verilen yapı maddesinin ve nonoksinol-9 adlı spermisit (sperm öldürücü) maddenin keşfedilmesiyle gelişimini hemen hemen tamamlamış durumda. Ancak bildiğimiz bir gerçek var ki, erkeklerin önemli bir kısmı prezervatif kullanmayı sevmiyor. Ya takması zor geliyor, ya da ilişkinin "kalitesini düşürdüğü" iddia ediliyor. Böyle durumlarda cinsel yolla bulaşan hastalıklardan ve gebelikten korunma fırsatı ve özgürlüğü, bu iki durumun sonuçlarına kendisi katlanmak durumunda olmasına karşın, kadının elinden alınmış oluyor. İşte kadın prezervatifinin geliştirmesine motivasyon teşkil eden nokta da bu: kadına kendi insiyatifi altında koruma sağlamak.

Geri çekme yöntemi (Doğum kontrol yöntemi)

Günümüzde doğum kontrolünde pek çok yöntem kullanılmakta ancak her yıl çeşitli hatalar sonucu, doğum kontrolü başarısız olabilmektedir. Başlıca doğum kontrol yöntemleri ve hamilelik oluşturma riskleri şöyle özetlenebilir:

Geleneksel Yöntemler

Geri Çekme (Coitus interruptus)
Cinsel ilişkide erkeğin, cinsel organını boşalma sıvısının gelmesinden önce hazneden çıkararak, boşalma sıvısını hazne dışına boşaltmasıdır. Türkiye'de 100 çiftten yaklaşık 26'sı geri çekme yöntemi ile korunmaktadır. Bu yönteme rağmen hamile kalma riski %4-19 arasında değişmektedir.

Takvim Yöntemi
Çiftlerin doğurgan ve doğurgan olmayan günleri hesaplayarak, gebeliğin oluşabileceği günlerde ilişkiden kaçınmaları ve güvenli günlerden yararlanmaları esasına dayanır. Bu yönteme rağmen hamile kalma riski %7-25 arasında değişmektedir.

Modern Yöntemler

Spiral (Rahim İçi Araç)

Doğum kontrol iğneleri (enjeksiyon)

Kolay uygulanabilir olması,güvenilirliğinin yüksek olması ve diğer yöntemleri kullanamayacak olanlarda da uygulanabilmesi her geçen gün aylık ve üç aylık doğum kontrol iğnelerinin kullanımını arttırıyor.

Aylık iğneler adetin ilk günü ,üç aylık olanlar ise adetin ilk beş günü içerisinde uygulanabiliyor.

Yan etkileri diğer doğum kontrol ilaçlarına oranla bir hayli düşük.

Ağızdan alınan doğum kontrol hapları 35 yaş üzeri ve sigara kullanan bayanlarda risk oluştururken iğneler bu grupta uygun bir seçim olarak öneriliyor.

Ağızdan alınan doğum kontrol haplarındaki kullanımın unutulması riski bu yöntemle minimuma indiriliyor.

Özellikle emziren kadınlarda doğumdan altı hafta sonra uygulanabiliyor ve bebek üzerinde herhangi bir olumsuz etkisi görülmüyor. Emziren kadınlarda süt miktarı,kalitesi ve emzirme süresini etkilemiyor.

Doğum kontrol hapları

Doğum kontrol hapları, steroid hormonlar (östrojen ve progesteron) içeren ilaçlardır. Yalnız başına progesteron içeren doğum kontrol hapları da vardır ama, piyasada çoğunlukla kombine (östrojen+ progesteron içeren) ilaçlar bulunur. Bunlar, daha çok beyindeki hipofiz ve hipotalamus bölgeleri üzerinde etki göstererek yumurtlamanın önlenmesi yoluyla etki gösterirler.

Ayrıca, rahim içi dokusunu (endometrium) bebeğin yerleşmesine elverişsiz hale getirme, rahim ağzı salgısını (servikal mukus) koyulaştırarak spermlerin ilerlemesini engelleme ve tüplerin hareketlerini bozarak spermle yumurtanın karşılaşmamasını sağlama gibi etkileri de vardır. Yalnızca progesteron içeren haplar (minipill), daha çok 2. mekanizma yoluyla doğum kontrolu sağlar; bu hapları kullanan hastaların % 40'ında normal yumurtlama olur.

Doğum kontrolü

Çağlar boyunca insanlar istenmeyen gebelikleri ya da doğumları önlemek için değişik yöntemlere başvurdular. Bunların bir çoğu zaman zaman annenin yaşamına mal olmaktaydı. Özellikle 2. Dünya savaşı sonrasında bilimsel çalışmalar sonucu geliştirilen yöntemler bu ilkel ve can alıcı eski yöntemlerin yerini almaya başladı. Günümüzde hem kadınlar için hem de erkekler için geliştirilmiş, son derece güvenilir ve etkili metodlar mevcuttur. Gelişen tıp modern insanın kulanımına çok değişik ve her bireyin kendi ihiyacına yönelik yöntemler sunmaktadır.Buna rağmen dünyada ve ülkemizdeki çiftlerin oldukça büyük bir kısmı hala daha geleneksel, etkinliği ve güvenilirliği düşük ve hatta sağlk açısından sakıncalı yöntemlerle doğum kontrolü uygulamaya çalışmaktadır.

Diyafram, servikal başlık (Doğum kontrol yöntemi)

Diafram değişik boyutlarda, yumuşak kauçuktan yapılmış kenarları esnek daire şeklinde bir araçtır. Servikal başlık ise daha sert , yüksek kubbeli ve daha küçük özel tip bir diaframdır.

Rahim ağzını kapatacak şekilde yerleştirilir ve spermin rahim içine geçmesini engeller. Doğru yerleştirilmezse gebe kalınabilir.

Adet kanaması sırasında kullanılmamalıdır.

Diafram kullanılırken üzerine spermi öldürücü krem sürülürek kullanılımalıdır.

Bazen yerleştirilmesi zor olan bir yöntemdir. Ayrıca sürülen krem pahalıdır.

Hazneye yerleştirilen diafram cinsel ilişkiden sonra altı saat süreyle çıkarılmamalıdır.

Kesinlikle çocuk istemeyen aileler bu yöntemi kullanmamalıdır. Çünkü gebelikten korunmada güvenilir değildir.

Diafram, rahim ağzını kapatacak şekilde yerleştirilir ve spermin rahim içine geçmesini engeller. Doğru yerleştirilmezse gebe kalınabilir.

Deri altı kapsülleri (Doğum kontrol yöntemi)



Kadınlık hormonlarından birini (progesteron) içeren ince ve yumuşak 6 kapsüldür. Cilt altına yerleştirilir. Çok güvenilir etkili bir yöntemdir. İçinde gebeliği önleyici hormon bulunan ince, yumuşak tüplerdir. Kadınların deri altına sağlık personeli tarafından küçük bir müdahale ile yerleştirilir.

İçindeki hormonlar yavaş yavaş vücuda salgılanır. Bu hormonlar yumurta hücresinin olgunlaşmasını ve yumurtalıktan atılmasını engeller, ayrıca spermlerin hazneden rahim içine geçişini önlerler.

Olumlu yönleri nelerdir ?

* % 99 etkilidir.
* Uygulandıktan sonra 5 yıl gebelikten korur.
* Anne sütünün kalitesini bozmaz, miktarını azaltmaz.
* 24 saat içerisinde korumaya başlar.
* Cinsel ilişkiyi kesintiye uğratmaz.


Olumsuz yönleri nelerdir ?

Aile planlaması (Doğum kontrol yöntemleri)

Aile planlaması, istedikleri zaman, istedikleri sayıda çocuk sahibi olmaları için ailelere verilen hizmetlerin tümüdür. Aile planlaması ailelerdeki kişi sayısını sınırlandırma anlamını taşımaz. Amaç anne ve doğacak çocukların sağlıklı olması ve çocuk sahibi olmak istendiğinde gebeliğin oluşmasıdır. Çünkü iki yıldan az aralıklarla yapılan doğumlar annenin vücut sağlığını önemli ölçüde bozmakta, gebelik sırasında riskleri artırmakta, hatta ara vermeden arka arkaya yapılan doğumlar anne ölümlerine neden olmaktadır. Ayrıca sık aralıklarla doğan çocukların anne karnında gelişmeleri tam olmamakta (doğum ağırlığı düşük bebekler), sakatlık oranı yükselmekte, bakımları güçleşmekte ve bebek ölümleri artmaktadır.

Bütün bunlar gözönüne alındığında aile planlamasının amaçlarını şöyle sıralayabiliriz ;

*Bireyleri ve aileleri, üreme sağlığı konusunda eğitmek